Resesyon Nedir? Resesyonun Nedenleri Nelerdir?

Durgunluk anlamına gelen resesyon ekonomide kısa vadede düşüşü temsil etmektedir. Resesyon birçok ekonomik göstergelerin düşüşü ile oluşmaktadır. Bunlar işsizlikteki artış, borsa da pay piyasalarındaki daralma, üretimde azalma gibi göstergelerdir. Bu ve benzeri göstergeler ülkenin doğrudan GSYİH etki edecektir.

Resesyon hem işletmeler hem de halk için oldukça zor zamanlardan biridir. Satışların düşmesi ve üretimin yavaşlamasıyla, işletmeler kapanmaya veya küçülmeye maruz kalacak bu durum işsizliğe neden olacaktır. İşsizliğinde ekonomide diğer faktörlere zincirleme etkisinin olacağı tabiidir.

Resesyon Nasıl Oluşur?

Esas olarak resesyona sebep olan nedenler değişkenlik göstermektedir. Örneğin, şuan dünya çapında bir resesyon yaşanmakta ve nedeni de malum olduğu üzere Covid-19 etkisi. Resesyonda dikkat çekici olan şey, hiçbirinin tam olarak aynı olmamasıdır. Bununla birlikte, çoğu durgunluğun ortak yönleri vardır.

Resesyon yaşayan ülkelerde yaşanacak ortak özellik yüksek faiz oranları ve yüksek enflasyon olgusu. Resesyonun oluşumuna katkıda bulunan yüksek faiz oranları, ödünç alınabilecek para miktarını sınırlar ve bir durgunluğun başlangıcına neden olur. Yine enflasyon, üretim ve tüketim malzemeleri gibi satın alınan günlük mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki artışa neden olacağından satın alma gücünü azaltacak bu da zamanla resesyona neden olacaktır.

Resesyon bir anda değil, süreç içerisinde ortaya çıkan ve etkisi aylarca hatta bazen yıllarca sürebilen ekonomik olaydır.

Resesyon Durumunda Neler Oluşur?

Ekonomik resesyon durumunda birçok değişken birbirini etkileyerek tüm ekonomiye yayılmasına sebep olur. Resesyonun tüm ekonomiye yayılımını sağlayan sürecin akabinde yaşanacaklar;

• GSYİH düşecektir.
• Şirketlerin piyasada kalıcı olabilme olanakları azalacak, şirketlerin piyasadan yok olması hızlanacaktır.
• Kalan şirketler maliyetleri düşürebilmek için işçilerini işten çıkarma yoluna gidecek.
• İşçi çıkarılması, tüketimi azaltacağından üretilenlerin satılamaması anlamına gelecektir. Bu da durgunluğu daha da körükleyecektir.
• Resesyonla mücadele etmek zorunda kalacak devletin, harcayacağı kaynak artacak, karşılıksız para basma gibi eylemlerde bulunabilecektir. Bu ülke parasının değersizleşmesine sebep olacaktır.
• Borsada işlem gören hisse senetlerine yapılacak yatırımları azaltır.

Resesyondan Korunmak İçin Ne Yapılmalı?

• Gelir ve giderlerin dengede tutulmasına özen gösterilmesi gerekmektedir. Harcamalarınızı gözden geçirmek, mali durumunuzu anlamak ve düzenlemek için atılacak ilk adımdır. Her kuruşun nereye gittiğini anlamak, nerede fazla harcadığınızı belirlemenize yardımcı olabilir.
• Para birikimine özen gösterin. Resesyonun en zarar verici özelliği olan işsizlik durumunda yastık altında mutlaka birikmiş paranızın olması gerekmektedir.
• Kredi kullanmaktan kaçınılmalıdır. Kredi kullanmak finans kuruluşlarına düzenli olarak her ay ödeme zorunluluğu ortaya çıkardığından resesyon dönemlerinde bu olumsuz sonuçlara maruz bırakabilir.
• Yatırım araçlarını bu dönemlerde dikkatli seçmelisiniz. Riskli varlıklardan uzak durmak bu süreçte yapılabilecek en stratejik karar olacaktır.

Resesyon Döneminde Finansal Piyasalar

Resesyon dönemleri yatırımcılar için aslında önemli fırsatları beraberinde getirebilir. Bu dönemde borsaların geneli satıcılı olacaktır ancak resesyonun nedenleri doğrultusunda talebi artan ürünlerin satışını veya tedariğini yapan şirket hisseleri değer kazanacaktır. Yine resesyona giren ülkelerin para birimi değer kaybedeceğinden forex üzerinden çapraz parite işlemleri yapılabilir.  Örneğin, x ülkesinin resesyona gireceğini düşündüğümüzde, x ülkesinin para biriminin değer kaybetmesi beklenir. Dolayısı ile x ülkesine karşı y ülkesinin para birimini alarak veya z ülkesinin para birimini alarak hem kendinizi korumaya alabilir hem de kazanç sağlayabilirsiniz. Bu işlemleri forex piyasası üzerinden gerçekleştirebilirsiniz.

Son Olarak;

Resesyonun firma özelinde bazı olumlu etkileri de olabilir. Resesyon döneminde gayri faal konuma gelecek şirketlerde ki artış nedeniyle piyasada az sayıda yer alacak firmaların üretimine olan talebi artıracağından bu firmalar konumlarını ve kazançlarını bu sayede artırabilecektir.