Ekonomi kanallarını sık takip eden veya borsayla yakından ilgilenen kişilerin duyduğu ve bildiği bir ifade vardır. Bu fiili dolaşımdaki pay oranı tabiridir.
Bu tabir ile kastedileni borsa ile iştigal eden hemen herkes okur okumaz ne demek olduğunu anlıyor. Lakin henüz bu piyasaya girmemiş veya yeni olan kişilerin bilmeme olasılığı da bulunuyor. Bu nedenle bu tabirin ne anlama geldiğini biraz anlatıp ardından ise öneminden bahsetmek istiyoruz.
O zaman ana başlıktaki soruyu tekrar sorarak başlamak gerekiyor.
Yazı İçindekiler
Hissenin Fiili Dolaşımdaki Pay Oranı Nedir?
Borsa içerisinde işlem gören firma veya şirketlerin gerek anlık likit ve yine gerekse dolaşım içerisindeki paylarının günlük olarak satım ve alım amacıyla piyasa içerisinde yapılan işlemlerdeki paya fiili dolaşımdaki pay deniliyor.
Bunu bazı kesimler halka açıklık oranı diye ifade ediyor olsa da aslında aynı anlama gelmiyor. Özellikle teorik açıdan değerlendirildiğinde çok bariz farklılıklar mevcuttur.
2010 yılından önce borsa içerisinde halka açık şirketlerle ilgili olarak yaşanan bazı haksızlıklar Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) bu konuda bazı düzenlemelere gitmesine neden oldu. Malum olduğu üzere piyasayı bilmeyen kişilerin bu tarz durumlarda yaşayabileceği olası mağduriyetlerin önüne geçebilmek adına SPK ciddi çalışmalar yürütüyor.
Hissenin Fiili Dolaşımı Hakkında SPK Kararı
Kısaca SPK tarafından alınan kararı inceleyelim;
23.07.2010 tarihinde alınan Sermaye Piyasası Kurulu kararına göre Borsa İstanbul yani BİST üzerinden hisse senetleriyle işlem görmekte olan firma ve şirketlerle ilgili olarak fiilli dolaşımda bulunan pay oranı ifadesi ve yine bu ifadenin kullanım alanlarına yönelik bazı netleştirmelere gidilmiştir.
Bunlar;
- Teminat verilen payların
- Şirketlere ait vakıf ve sandıklarının mülkiyetinde bulunan payların
- Yasaklı payların, kamu tüzel kişiliğinin mülkiyetinde bulunan payların
- Hacizli olan payların
- Hukuki açıdan alım-satıma konu edilemeyen ve kısıtlı olan payların
- Şirket sermayesinin yüzde 5 ve daha da fazla bir miktarına sahip olan gerek tüzel gerekse gerçek kişi ortakları tarafından sahip olunan payların (2014 yılında alınan yeni bir kararla bu oran yüzde 10 seviyesine çıkarıldı)
- Şirket kurucularının ve yine kendilerine yakın olan aile üyelerinin yanı sıra onların ilişkili oldukları kurum/kuruluşların veya grupların sahip oldukların payların
- Yine şirket yönetim kurulu üyelerinin de tıpkı kurucularda olduğu gibi kendilerinin ve yakın aile üyelerinin sahip oldukları payların fiili dolaşımdaki pay oranı kapsamının dışında tutulmasına karar verildi.
Borsa içerisinde payları işlemde olan tüm şirketlerin, filli dolaşımda bulunan pay oranı ile ilgili olarak belirlenen kriterlere göre her ayın ilk işlem gününde gerçek ve tüze kişilerin unvan ve kimlik bilgilerini ve sicil numaralarını MKK’na (Merkezi Kayıt Kuruluşu) bildirmeleri gerekmektedir.
Ayrıca şirketlerin fiili dolaşımda olan pay oranlarıyla ilgili olarak yine Merkezi Kayıt Kuruluşu tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformu aracılığıyla duyurulmasına karar verilmiştir.
Hissenin Fiili Dolaşımdaki Pay Oranı Neden Önemlidir?
Konuyu daha somut anlatmak ve tüm okurlarca daha net anlaşılabilmesi amacıyla bazı örnekler üzerinden anlatım yapalım. Şimdi Beyaz isimli 100 milyon TL sermayeye sahip olan bir şirket olduğunu varsayalım.
Bu şirket borsaya girmek yani artık halka açılmak istiyor. Halka açılabilmenin üç yolu vardır;
- Mevcut payların satışını yapmak suretiyle halka arz
- Sermaye artırmaya gitmek suretiyle halka arz
- Yine her iki yönteminde kullanılması suretiyle halka arz
Şimdi Beyaz isimli şirket sermaye artırım metodunu tercih ederek halka açılmaya karar vermiş olsun. Bu durumda şirket ilk olarak ne kadar bir miktarda sermaye artırımı yapacağını kendi içerisinde belirlemelidir. Bunu belirledikten sonra şirket esas sözleşmesi düzenlenir.
Mevcut olan sermayesi 100 milyon TL olarak belirtilmişti. Artırım içinde 30 milyon TL daha yani yüzde 30 seviyesinde bir miktar yapılmış olsun.
Bu durumda Beyaz şirketi bir aracı kurumla anlaşma yapmalıdır. Bu anlaşma kapsamında bazı incelemeler yapılır. Bu incelemeler arasında gelir ve gider tablosu, geçmiş dönem bilanço ve şirket değerleme yöntemleri bulunur.
Akabinde izahname hazırlanması gerekir. Tüm bu gerekli olan prosedürler yerine getirildikten sonra şirket artık halka açılmak yani borsaya girmek için SPK’ya başvurur. Başvurusunun uygun görülmesi halinde halka arz edilmiş olur.
İşte halka açıklık ve fiili dolaşım arasındaki fark kendisini burada hissettiriyor.
Bunu da bir örnekle anlatalım.
Şimdi Ali isimli bir şirket ortağının borsa üzerinden Beyaz şirketin hisselerinden alım yaptığını varsayalım. Bu alımda 1 milyon lot olsun.
Beyaz’ın ise 30 milyon lotu borsada işlem görmekteydi. Bu durumda ne oldu? 29 milyon lota bir düşüş oldu. Yani fiili dolaşım Ali’nin yaptığı bu alım nedeniyle 29 milyon lota düştü ve 1 milyon azaldı.
Ali, yapmış olduğu 1 milyon lot alımını Merkezi Kayıt Kuruluşu’na bildirdi ve süreci nihayete erdirdi.
Örnekte de görüldüğü üzere fiili dolaşım pay oranı değişirken halk açıklıkta bir değişiklik meydana gelmedi.
Sermaye Piyasası Kurulu tarafından bu şekilde bir kararın alınmasının en temel nedenlerinin başında şirket ortaklarının ve yakın derecede bulunan aile bireylerinin yapmış oldukları alım ve satımlarla ilgili olarak manipülasyonların önüne geçebilmektir.
Bunun en önemli nedeni büyük yatırımcıların küçük yatırımcıları ezmesinin önüne geçmektir. Bu yüzden düzenli olarak hissenin fiili dolaşımdaki pay oranının takip edilmesi yatırımcılar açısından büyük önem arz etmektedir.
Comments